Diğer ırklarda olduğu gibi saf kan bir posta güvercini olmaz.Zira 1850 yıllarından sonra Belçikada çeşitli ırklara mensup güvercinler arasında yapılan eşleştirmeler sonucunda bu günkü yarış güvercinleri (modern racing pigeon) ortaya çıkmıştır.Bu nedenle posta güvercinlerini diğer ırklarda olduğu gibi standart form özelliklerine sahip olmasını bekleyemeyiz. Örnek vermem gerekirse bu güvercinler arasında tozluklu veya paçalı olarak tabir edebiliceklerimizde vardır paçasız veya tozluksuz olanlarıda vardır.
Ayrıca kimi kuşlarda göğüs kısmında bizim bazı bango kuşlarımızda olduğu gibi gül çıkaranlarda mevcuttur. Zaman içersinde belirli soylar ortaya çıksada bu soylardan muhtelif renk ve desene sahip kuşların çıkması çok doğaldır.
Posta güvercini yarış amaçlı yetiştirildiği için form özelliklerinden ziyade zeka ve bunun parelelinde yarışlarda başarılı olması her zaman için daha fazla önemsenmiştir. Bu demek değildirki posta güvercininde gözle görünen bazı vasıflar aranmaz. Tam tersine kuşun yarışlardaki başarılarının yanı sıra fiziki olarakta elde istenilen vasıflara sahip olması her yetiştiricini ortak amacıdır. Bu vasıflar nelerdir sorusuna gelince;
Tüy yapısı: tüy yapısı posta güvercininde aranılan en önemli özelliklerden bir tanesidir. İyi bir posta güvercinini elinizde tuttuğunuzda adeta ipeğe dokunduğunuzu hissetmelisiniz.Kadife gibi yumuşak tüyler kuşun iyi bir soydan geldiğinin göstergesidir.Tüy yapısı neden bu kadar önemlidir. Zira tüyü iyi olmayan bir güvercin hafif yağmurlu bir havada çabuk ıslanır dolayısıyla uzun süre havada kalamaz. Yarışlarda kuşlarımızı ne tarz bir hava durumu beklediğini bilemediğimiz için her türlü hava şartlarında havada kalabilen ve ıslanmayan güvercinler bizler için çok önemlidir. Kendim kümesimde denemek için bazen özellikle hafif yağmurlu havalarda kuşlarımı uçururum ve ıslanıp,ıslanmayanları tespit ederim. Bu sene İstanbul - kelkit (950 km) hava mesafesi olan yarışta 35. olan 2000 doğumlu mavi rambo isimli erkek kuşumun hiçbir zaman ıslandığını görmedim. Üstelik bu yarıştan ertesi günü atmaca tarafından göğüs adelesi parçalanmış olarak geldi. Şayet yara almasaydı eminimki daha iyi bir performans sergileyecekti. Bu güvercin 3 senedir yarışıyor ve sayısız defalar ödül kazandı. Erkek kardeşi siyah rambo ise onun kadar kaliteli tüye sahip değil o nedenle sadece viteste (kısa mesafe) yarışıyor ve sayısız bahis ve ödüller kazandı. Uzun mesafeyi bir defa denedi ve başarısız olup eve geç döndü. Bunu sadece sizlere iki kardeşin farklılıklarına örnek olsun diye yazıyorum. Hiç şüphe yokki ayrı katagorilerde yarışsada ikiside benim için son derece önemli güvercinler. Ancak maraton (uzun mesafe) güvercini mutlaka mükemmel bir tüy yapısına sahip olmalıdır. Ünlü Uzman Piet De Weerd diyorki; "kuru kümeslerin nemli kuşlarını besleyin, nemli kümeslerin kuru kuşlarını beslemeyin". Dünyaca ünlü bu uzmanın anlatmak istediği şey bana göre nemli olan kümeslerde kuşlar sağlıklı olmadığı için kuru ve kırılgan bir tüy yapısına sahiptir ancak kuru olan kümeslerdeki kuşlar sağlıklı olduğu için tüyleri hafif yağlanır ve tüylerin üzerini pudralanmış gibi telekleri koruyucu beyaz toz kaplar ve bu kuşlar insana nemli bir tüy yapısına sahip olma hissi verir.
Göz ve Gaga Yapısı; Posta güvercininde gözlerin büyük önemi vardır. Birçok yetiştirici özellikle damızlık seçmelerinde gözlerin önemini vurgular. Şahsen bende bu teoriye kısmende olsa inanıyorum ve önem veriyorum. Posta güvercininde gözler son derece canlı ve metalik renklere sahip olmalıdır. Donuk ve mat gözlere sahip olan güvercinin mutlaka sağlık problemi vardır. Nasılki insanlarda gözler kalbin aynası ise kuşlardada gözler sağlığın aynasıdır. Kuşun burun deliklerini ve gagasını kapattığınızda şayet gözlerinden baloncuklar çıkarıyorsa bu güvercin sağlıksızdır. Normal sağlıklı güvercin ile süper sağlıklı güvercin arasında fark vardır. Bizler süper sağlıklı kuşlara sahip olmak isteriz. Ayrıca kuşun gözüne göz damlası damlattığınızda süper sağlıklı güvercinin gözü bu damlayı hemen emerken sağlıksız veya normal sağlıklı güvercinin gözü damlayı emmez ve yanlara akıtır. Eşleştirmelerde mutlaka zıt göz rengine sahip olan kuşları birbirlerine vururuz. Böylece çıkacak olan yavrular canlı gözlere sahip olur. Gözler kuşun vucudunda kafanın üst bölgesinde yer alıp içe doğru hafif gömülmüştür. Bazı kuşlarda ise gözler adeta şaşı gibi kuşun gaga istikametine doğru öne bakar ve bu kuşlar genellikle olağan üstü damızlıklardır. Gaga çok fazla uzun olmamalı (orta boy olmalı) ve burun delikleri rahat nefes alıp vermeye uygun olacak şekilde yeterli genişlikte olmalıdır. Gaganın gözlere doğru hayali bir çizgisini çektiğinizde bu hat gözlerin tam ortasından geçmelidir. Kafa vucutla dengeli olarak yeterli büyüklükte olmalı ve hafif kavisli yuvarlak bir görüntü arzetmelidir. Gaga üstünde yer alan sakız (cere) kar beyazı ve pütürsüz olamalı ve arada herhangi bir boşluk olmamalıdır. Kuşun ırkına bağlı olarak bu sakız büyük veya küçük olabilir.
Göğüs Kemiği; Her ne kadar yarışlarda kısa göğüs kemiğine sahip kuşlarında kazandığı görülsede uzun ve hafif eğimli bir göğüs kemiği tercih sebebidir. Zira göğüs adeleleri uçma esnasında göğüs kemiğine baskı uygular. Göğüs kemiği ne kadar uzun olursa bu uygulanan baskının şiddeti daha geniş bir alana yayılacağı için kuş daha az yorulur. Ayrıca kuşun ön tarafında yer alan göğüs kısmının hafif yuvarlanması ve genişlik arzetmesi gelişmiş bir ciğer yapısının göstergesidir. Göğüs kemiği vucudun ön kısmından çıkıntılı olarak başlar ve arkaya kadar uzanarak çatal tabir ettiğimiz kısma yakın biter. Kuşu elimize aldığımızda elimizle okşamak suretiyle göğüs kemiğini kontrol ederken aynı zamanda göğüs kemiğinin her iki yanında yer alan göğüs adelelerini kontrol etmiş oluruz. Güvercinde adele yapısı çok önemlidir. Mümkün olduğunca gelişmiş ve esnek olmalıdır. Göğüs kemiğinin kuvvetli olup olmadığını test etmek için elimize aldığımız güvercinin sırtına her iki elimizin baş parmakları yardımıyla baskı uygularız. Bu esnada bütün yük göğüs kemiğine bindiği için güvercinin göğüs kemiği şayet zayıfsa bu baskıya dayanamaz ve kuyruğunu havaya dikmek suretiyle tepki gösterir. Göğüs kemiği güçlü olan güvercin ise kuyruğunu yere doğru sarkıtır. Bu uygulamayı yaparken çok dikkatli olmalıdır zira aşırı baskı güvercinde sakatlıklara neden olabilir.
Sırt veya Bel; güvercinde sırt veya bel dayanma gücü açısından son derece güçlü olmalıdır. Geniş bir bel kuyruğa doğru daralır. Ayaklar; ayaklar ince,açık pembe ve pulsuz olmalıdır. Ayak uzun veya kısa olabilir. Geçmişte ayakları çok uzun olduğu için birçok iyi güvercin elenmiştir. Oysa güvercinin ayak yüksekliği genel yapısıyla doğru orantılıdır. Ancak her iki ayak boyuda birbiriyle eşit uzunlukta olmalıdır. Biri uzun biri kısa olmamalıdır.
Kanatlar; Bu konunada da bu güne kadar çok çeşitli teoriler ortaya atılsada genel kanı bir güvercinin kazanması için iki adet kanatının olması yeterlidir şeklindedir. Bununla beraber kısa mesafe yarışları için kısa kanatlı ve sprinter özelliğe sahip kuşlar daha uygundur. Uzun mesafe yarışları için ise uzun kanatlı güvercinler daha uygundur. Benim tercihim güvercin yerde dururken kanat uzunluğu kuyruk üzerinde uzanan siyah çizgiye Oturması hatta bu çizgiyi çok az geçmesidir. Kuşun kanatını yelpaze şeklinde yana doğru açtığınızda özellikle en baştaki ilk dört telek aynı boyda olmalı ve diğer teleklerden bariz olarak uzun olmalıdır. Bu 4 telek uçları bıçak gibi keskin olmalı ve dışa doğru eğim göstermelidir. Kuşun kanatını 2 ayrı kısımda ele alacak olursak ilk 10 adet büyük telek birincil kanattır, diğer kısa 10 adet telek ise ikincil kanattır. Kuşun birincil kanatının son teleği olan 10. telek diğer ikincil kanat teleklerinin başlangıcında bariz olarak yüksekse bu tarz kuşlar hız yarışları için kullanılabilir.
Kuyruk; Posta güvercininde kuyruk adeta bir dümen vazifesi gördüğü için ve havadaki denge açısından çok önemlidir. Vucut tüyleri kuyruğun başlangıç noktasında üstünü örter ancak çok fazla uzun olmamalıdır. İyi bir posta güvercininde kuyruğun çok fazla uzun ve açık olması havadaki dengesi açısından olumsuzluklar yaratabilir. Kuyruğa genel anlamda bakıldığında sona doğru daralmalı ve adeta tek bir tüy görüntüsü vermelidir. Kuyruk boyu kanat uzunluğundan en fazla 1 cm fazla olabilir. Posta güvercinini elinize aldığınızda birkaç dakika sakinleşmesi için bekledikten sonra her iki elimizin pamaklarını gevşetmek suretiyle kuşun ayaklarını serbest bırakırız. İyi bir posta güvercini bu işlem yapıldıktan sonra kuyruğunu yavaşça yere doğru sarkıtır. Bu yöntem posta güvercini seçmelerinde sıkça kullanılır.
Denge: Posta güvercinin vucudunun dengeli olması çok önemlidir. Kuşu elinize aldığınızda ağırlığını öne doğru vermeli gelişmiş bir adele yapısına sahip olmalı ancak çok ağır olmamalıdır. Zira ağır kuşlar uzun süre havada kalamaz ve çabuk yorulur. Ayrıca önden geniş olarak başlayıp arkaya doğru daralan adeta üçgen şeklindeki sportif vucutlu kuşlar tercih edilir. Dengeli bir güvercinde ayaklarından kafasına kadar olan mesafe ile göğüsünden kuyruk sonuna kadar olan mesafe eşit olmalıdır.
Renk ve diğer unsurlar hiç önemli değildir. Sonuç itibariyle her renkten şampiyon olmuş kuşlar mevcuttur. Esas olan tek şey kuşun görünen (mental) vasıflarından ziyade görünmeyen (zihinsel) vasıflarıdır. Benim şahsi fikrim en büyük uzman dahi kuşu elde değerlendirirken yanılgıya düşebilir.
Hazırlayan: Rahmi BOZKIR
İletişim Gizlilik Politikası
Copyright © 2005 Erenet.NET
Güvercinler Sitesi Sayfa Tasarım ve Programlama: Erenet.info